kedimag

Kedilerde diyabet

Kedilerde diyabet ya da şeker hastalığı, midenin yanında bulunan küçük bir organ olan pankreas kaynaklı bir hastalıktır. Pankreasta iki farklı hücre tipi vardır ve fonksiyonları farklıdır. Bir grup hücre, düzgün sindirim için gerekli enzimleri üretir. Beta hücreleri olarak adlandırılan diğer grup ise kan dolaşımındaki glikoz (şeker) seviyesini düzenleyen ve glikozun vücut dokularına verilmesini kontrol eden insülin hormonunu üretir. Basit bir ifadeyle, diyabet, pankreasın kan şekerini düzenleyememesinden kaynaklanır.

Kedilerde diyabetin klinik belirtileri nelerdir?

Kedilerde diyabetin en çok görülen dört ana belirtisi aşırı susuzluk, aşırı idrara çıkma, aşırı iştah ve kilo kaybıdır. Bu belirtiler, hastalığın erken aşamalarında veya kedi açık havada çok fazla zaman harcıyorsa fark edilmeyebilir. Yaş mamayla veya yarı nemli diyetlerle beslenen kediler, su alımlarının çoğunu yiyeceklerinden yaptığı için artan su alımını fark etmek daha zor olabilir.

Kedilerde diyabetin farklı tipleri var mı?

Kedilerde diyabet genellikle üç tip olarak sınıflandırılır:
Tip I diyabet, insülin üreten beta hücrelerinin tamamen veya neredeyse tamamının tahrip olmasından kaynaklanır. Bu tip, kedilerde nadir görülen bir diyabet türüdür.
Tip II diyabet, farklıdır çünkü bazı insülin üreten hücreler kalır. Ancak üretilen insülin miktarı yetersizdir, salgılama gecikmeli yanıt veriyordur veya kedinin vücut dokuları kısmen insüline dirençlidir. Obezite, kedide en sık görülen diyabet türü olan tip II diyabette “yatkınlaştırıcı” bir faktördür.
Tip III diyabet, diğer hormonların neden olduğu insülin direncinden kaynaklanır ve hamilelik veya hormon salgılayan tümörler nedeniyle olabilir.

Kedilerde şeker hastalığı ne kadar yaygındır?

Diyabet, kedilerde görülen en yaygın ikinci endokrin hastalıktır. Orta yaşlı ve yaşlı kedilerde daha sık görülür ve erkek kedilerde daha yaygındır. Kesin oranlar bilinmemekle birlikte, aşırı kilolu ve obez kedilerin sayısı arttıkça, diyabetik kedilerin sayısı da endişe verici bir şekilde artmaktadır. Obez kediler tip II diyabet riski altındadır.

Kedilerde diyabet nasıl teşhis edilir?

Diyabet, tipik klinik belirtilerin varlığı (aşırı susuzluk, aşırı idrara çıkma, aşırı iştah ve kilo kaybı), kanda sürekli yüksek bir glikoz seviyesi ve idrarda glikoz varlığı ile teşhis edilir. Diyabet, kan şekeri seviyesinin önemli ölçüde artmasına neden olan en yaygın hastalıktır.

Böbrekler vücuttaki glikozu korumak için, aşırı bir seviyeye ulaşılana kadar kan akışındaki glikozu idrar içine süzmez. Bu, normal kan şekeri seviyelerine sahip kedilerin idrarında glikoz olmayacağı anlamına gelir. Diyabetik kedilerin kanında aşırı miktarda glikoz vardır ve idrarlarında da görülür.

Kan şekeri belirli bir seviyeye ulaştığında, fazlalık böbrekler tarafından süzülür ve idrara girer. Bu nedenle diyabetli kedi ve insanların idrarında (glukozüri) şeker bulunur.

Kedilerde diyabetin kesin olarak doğrulanması için fruktozamin testi adı verilen bir test gerekebilir. Bu test, son 7-14 gün içindeki ortalama kan şekeri seviyelerini gösterir.

Kedilerde diyabet tedavi edilmezse ne olur?

Herhangi bir tedavi uygulanmazsa kedi kilo kaybı, iştahsızlık, kusma, dehidrasyon, şiddetli depresyon, motor fonksiyon sorunları yaşayabilir. Komaya girebilir hatta ölebilir.

Kedilerde diyabet nasıl tedavi edilir?

Diyabet, tedaviye cevap veren bir durumdur. Tedavi süreci uzun süreli olup devamlılık gerektirse de her kedi sever bu sürecin üstesinden başarıyla gelebilir.

Diyabetik bir kedinin tedavisindeki ilk adımlar diyabet için potansiyel yatkınlık nedenlerinin giderilmesini içerir. Örneğin, kortikosteroidler gibi bazı ilaçlar kedileri diyabet geliştirmeye yatkın yapar ve bu ilaçların bırakılması sorunu çözebilir. Obezite, kedilerde diyabet için bir risk faktörüdür. Kilonun normale indirilmesi bazı kedilerde diyabet sorununu çözebilir.

Diyabetli kediler dengeli bir diyetle beslenmelidir. Veteriner hekiminiz kedinizi nasıl beslemeniz gerektiğiyle ilgili size rehberlik edecektir. Diyabetli birçok kedi, protein bakımından yüksek, karbonhidrat bakımından düşük bir beslenmeden fayda görür. Karbonhidrat oranı düşük bir diyet, bağırsak yolunda emilen glikoz miktarını azaltır. Böylece insülin ihtiyacı da azalır. Beslenme, kedilerde diyabet yönetiminin kritik bir unsuru olsa da bu hem zor hem yetersiz olabilir.

İnsülinle ilgili nelere dikkat edilmeli?

Çoğu kedi, en azından başlangıçta diyabeti kontrol etmek için düzenli insülin enjeksiyonlarına ihtiyaç duyar. Kedi için uygun insülin dozu belirlenene kadar birkaç veteriner ziyareti gerekebilir. Diyabetli insanların evde kullandığı gibi basit cihazlarla kedinin kan şekeri evde ölçülebilir. İdrardaki glikoz seviyelerini izlemek çok hassas bir yol değildir ve idrar glikoz seviyelerine göre insülin değişikliği yapılmamalıdır.

Çoğu kedi birkaç gün ila birkaç hafta içinde ilk stabilizasyona ulaşacak ve günde bir-iki kez küçük dozda insülin enjekte edilmesi gerekecektir. İnsülin enjeksiyonu için kedide ağrı ve acıya neden olmayan çok küçük iğneler mevcuttur. Bu işlem kısa bir zaman zarfında kolay bir rutin haline gelecektir. Enjeksiyonbyapmayı kolaylaştıran insülin kalemleri de mevcuttur. Veterineriniz, kedinizin ihtiyaç duyduğu uygun uygulama sıklığını, dozajları ve insülin tipini belirleyecektir.

Tedavi edilen kediler takip edilmeli midir?

Evet, kedinin sağlığının iyiye gittiğinden emin olmak için tedavinin gidişatı takip edilmelidir. Kan şekerinin evde izlenmesi günümüzde yaygın hale gelmiş olsa da takibin bir kısmı veteriner hekiminiz tarafından periyodik olarak alınan kan örneklerini de içerebilir.

Kedinizin tedavi sürecinde, aşağıdaki bilgilerin doğru kayıtlarını tutmak özellikle önemlidir:

Günlük kayıt:

  • İnsülin enjeksiyon zamanı
  • Enjekte edilen insülin miktarı
  • Verilen-yenen yiyecek miktarı ve zamanı
  • İçilen su miktarı

Haftalık kayıt:

  • Kedinin ağırlığı
  • Her ne kadar idrar test şeritleri insülin dozunu yönlendirmek için kullanılamasa da idrardaki glikoz miktarını takip etmek önemli olabilir.

Kediden idrar örneği almak için normal kedi kumu, idrar toplama peletleri veya gece boyunca temiz ve yıkanmış akvaryum çakılıyla değiştirilebilir. Bu malzemeler idrarı emmez ve daha sonra test edilmek üzere idrar temiz bir kaba alınabilir. Veterineriniz idrara batırarak şeker seviyesini ölçebileceğiniz test şeritleri de sağlayabilir. 

İnsülin dozu veterinerle görüşülmeden asla değiştirilmemelidir.

Kedim çok fazla insülin alırsa ne olur?

Bir kedi çok fazla insülin alırsa, kan şekeri seviyesi tehlikeli derecede düşebilir. (hipoglisemi) Bu nedenle, kedinin doğru insülin dozunu almasına dikkat edilmelidir.

Kan şekeri seviyesi çok düşük olan bir kedi zayıflık, uyuşukluk, titreme, dengesizlik ve şiddetli kasılmalar gibi klinik belirtiler gösterir. Diyabetik kediniz bu belirtilerden herhangi birini gösteriyorsa, evde ölçüm cihazınız varsa hemen kan şekerini ölçmeli ve derhal veterinere başvurmalısınız. Hafif hipoglisemi vakalarında sallantı veya sarhoş bir yürüyüş ya da ona seslendiğinizde olağan tepkisi yerine uyuşuk davranışlar gözlemleyebilirsiniz.

Düşük kan şekeri kedi için tıbbi bir acil durumdur! Veteriner hekiminiz, kedinizdeki düşük kan şekerine acil müdahale edebilmeniz için size öneride bulunabilir.

Yorum yap

Bizi takip etmek ister misiniz?